“Dilimiz Kimliğimizdir” Konferansı

Üniversitemiz, 2017 Türk Dili Yılı münasebetiyle yurdun farklı şehirlerinde düzenlenen “Dilimiz Kimliğimizdir” konferansına ev sahipliği yaptı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurulu, Türk Dil Kurumu, Uluslararası Kültür, Dil ve Edebiyat Derneği işbirliğiyle gerçekleştirilen konferans Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Konferansa Vali Yardımcısı Yaşar Kemal Yılmaz, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Recep Polat, kamu kurum ve kuruluş müdürleri, öğretim elemanları, öğrenciler ve davetliler katıldı.

Programın açılış konuşmasını yapan Türk Dil Kurumu Uzmanı Dr. Reşide Gürses, 2017 yılının Türk Dili Yılı olarak ilan edildiğini anımsatarak, 2017 yılı içerisinde çeşitli etkinlikler düzenlendiğini söyledi. Bu etkinliklerden bir tanesinin de “Dilimiz Kimliğimizdir” konferansı olduğunu kaydeden Gürses, şöyle konuştu: “14 farklı üniversitede düzenlenecek bu toplantılarda Türkçemizin; doğru, güzel ve etkili bir şekilde kullanılması amaçlanmıştır. Bu toplantılardan bir tanesinin de Erzincan’da düzenlenmiş olmasından çok memnunuz. “

Kültür ve Turizm İl Müdürü Arda Heb, Türkçenin dünyanın sayılı dillerinden biri olduğunu vurgulayarak, Türkçenin son yüzyılda büyük olumsuzluklarla karşı karşıya kaldığını ifade etti. Bu olumsuzlukların giderilmesi amacıyla 2017 yılının Türk Dili Yılı olarak ilan edildiğini aktaran Heb, şöyle konuştu: “Başbakanlık genelgesi ile 2017 yılı boyunca “Dilimiz Kimliğimizdir” ana başlığı adı altında Türk Dili Konuşan Ülkeler Kurultayı başta olmak üzere, dilimiz kimliğimizdir makale ve deneme yarışması, tarih boyunca Türkçe sözlükler sergisi gibi birçok sayıda bilimsel, kültürel ve sanatsal etkinlikler gerçekleştirilmiştir. Bu etkinliklere öncülük eden kurumların başında Kültür ve Turizm Bakanlığımız ve Türk Dil Kurumu gelmektedir. Türk Dilinin ilelebet yaşaması adına kimliğimizin ana unsuru diliminiz, doğru, güzel ve etkili kullanılmasına yönelik adım atan herkese şükranlarımı sunuyorum.”

Üniversitemiz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Recep Polat ise yaptığı konuşmada, dilin; bir milletin bütün tarihi boyunca edindiği kültürü, değer yargılarını, hayat tecrübelerini sinesinde toplayan onu koruyan ve yaşatan kutsal bir hazine olduğuna vurgu yaptı. Dilin sadece iletişim aracı olarak düşünülmemesi gerektiğini, dilin iletişim aracı olma niteliği yanında hem birey, hem millet için daha önemli olan yönünün kültürel kimliği belirleyici, koruyucu olan yönüne dikkati çeken Polat, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Milletin iç dünyasını ruhunu yansıtan dil, kişilerin mensubiyetlerinin, milletlerine olan bağlayıcılıklarının da belirleyicisidir. Kısaca dil, bir milletin parmak izi gibidir. Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın söylediği gibi: ’Türkçem benim ses bayrağım’…Bir milletin bağımsızlığı ve sonsuza dek yaşaması dilinin varlığı ve bağımsızlığıyla mümkündür. Yahya Kemal’in, ‘Bu dil annemin sütüdür’ diye nitelendirdiği bu enfes dil, bu dildir.”

Atatürk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kazım Köktekin, Türk Dilinin köklü bir geçmişe sahip olması, geniş bir coğrafyada kullanılması ve konuşur sayısının fazla olmasıyla dünyanın sayılı dilleri arasındaki yerini aldığını belirtti. “Dilimiz, geçtiğimiz son yüzyılın ikinci yarısı ile içinde bulunduğumuz yüzyılda olumsuz bazı durumlarla karşı karşıya kalmıştır” diyen Köktekin, 2017 yılının Türk Dili Yılı ilan edilmesinde bunun önemli bir etken olduğunu söyledi. Köktekin şöyle konuştu: “Böyle bir kararla Türkçenin karşılaştığı olumsuzluklara çözüm yolları bulunması gerektiği noktasına dikkat çekmek, Türkçemizin daha doğru, etkin ve özenli kullanılmasında farkındalık oluşturmak amaçlanmıştır. Böyle bir kararın alınmasında ülkemizin iş yeri ve mekân adlarında görülen ileri düzeyde kirliliğin, sosyal medya ve radyo-televizyon gibi yayın organlarında özensizliğin önüne geçilmesi, kamu kurum ve kuruluşları başta olmak üzere, sivil toplum kuruluşları, özel sektör, basın- yayın organlarının mevcut durumunun daha ileri seviyeye ulaşmaması için gereken önlemleri almaları gerekleri düşüncesi etkili olmuştur.”

Dilin milli birlik ve beraberliğin en büyük teminatı olduğuna dikkati çeken Köktekin, “Ülke genelinde dilimizin doğru kullanılması iş yeri adlarındaki kirliliğin önüne geçilmesi, gereksiz yere kullanılan bazı yabancı kelimelerin yaygınlaşmasının önlenmesi, özellikle sosyal medyada dil konusundaki özensizliğin giderilmesi, dilimizin İngilizce baskısından kurtarılması, Türkçenin bilim dili olarak kullanımının yaygınlaştırılması, dil bilincinin derinleştirilmesi kapsamında bu etkinlikler düzenlenmiştir ve düzenlenmeye devam edecektir” ifadelerini kullandı.

Köktekin, dilin ne olduğu, kimlik kavramı ve Türkçenin zenginliği hakkında katılımcılara bilgi aktardı.

Programın sonunda Vali Yardımcısı Yaşar Kemal Yılmaz tarafından Prof. Dr. Kazım Köktekin’e plaket takdim edildi.

Loading

Facebook
Twitter
LinkedIn
Pinterest
Email